8 Aralık 2011 Perşembe

mektup

Sen bana küsmüşsün vakit gece yarısı derler. Hep çıkrığında kendi hesabının ince ayrıntılarını görmüşssün. Sen bana küsmüşsün, bir gece trenidir beklediğim. Yolcular, ah o yolcular. Işıksız kalmasınlar diye, gün sızıyor penceremden dışarı. Yolsuz kalmasınlar diye sorup soruşturuyorum. Sen bana küsmüşsün, üstelik kendinden değil. Nasıl içerledim, nasıl içerledim bir bilsen. bu yüzden hışımla gönlümün kapılarını sana kapatmam. Yazmazsam çıldıracağım diyorum, zaten çok zamandır bana yazıp durma diyorsun. Zaten çok zamandır koca bir kalemler karalayıp geçiyorsun, silmek istemek bu geçmişi. Ya da, yada...

Çok zamandır sıtmalıyım çok zamandır gönlüm kederli, çok zamandır önümü görmüyorum çok zamandır kendimle çapraşmam. Allahın bildiğini kuldan mı saklayacağım derler, sahi insan Allahın bildiğini kuldan niye saklar? Bir sebebi olmalı değil. Bir sebebi olmalı.

Ne diyor şair, göğü kucaklayıp sana getirdim, kokla açılısın solmuşsun. Benzin sararmış, yorgun bir işçinin yüzüne benziyor yüzün.Sevdadır ahh, başa bela derler...Sevdadır ne amansız bir yara derler.

Bir çocuk gibi aldım kalemi elime yaz hoca dedim bağırarak, gönlümün şu sayifesine bunu da yaz. Ha olur ki çocuk yüreğim bir daha vazgeçer ağlamaktan, kavgadan. bir daha açar gönlünün pencerelerini.

Bu kapı han kapısı bilirim, yokluk burda bulmuştur varlığın kisbesini, boynum büküldü, elime verilen idamın fermanıdır. Durdum cebelleştim, kanattım kendimi. Dur bekle dedim, dur bekle. Yazamadım elim gitmedi sonra sustum. Sonra kursaklarımızda öğüttük aşkın çelimsiz sülüetini. Ah bir bilsen ne yaman kustuk ah bir bilsen, ne yaman öğürdük.

Boşluklarda büyüttük biz aşkımızı. Burası dünya, yolun yarısı derler. Soğuk benizli kaldırım taşının aracığına sığınmış üstü çiğnenmiş, çiğnenmiş bir ot gibidir sevmelerin Ah bir yağmur yağsa, ah bir bereket koksam, ah şu betonarme duvarları filizlerimle yıksam, çatlaksam dersim. En büyük gökdelenlerin tepesinde açan kökleri ta okyanuslara uzanan bir ağaç olsam derim. Sonra bir martı çığlığı boğsa düşlerimi. Ah ben yeniden yeniden uyansam. Sevsem sarılsam ve biz hiç ayrılmasak...

Her aşk bir şey öğretir bilirim ah. Bilirim her çocuk bağrında bir yenik düşle uyanır. Sen neyollar tanıyacaksın diyor dostum, sen ne yollar ne insanlar. Ben susuyorum, gecenin yakomoz ışıltıları da kesmiyor beni. Desene diyorum ah, ne aldanışlar ne aldanışlar...

1 yorum: